DOLAR 35,2210 % 0.06
EURO 36,8305 % 0.18
STERLIN 44,4337 % 0.27
FRANG 39,3663 % -0.16
ALTIN 2.978,12 % 0,33
BITCOIN 95.393,93 -1.248

2050’de Dünya Nüfusunun Yarıyı Miyopi Olacak

Yayınlanma Tarihi : Google News
2050’de Dünya Nüfusunun Yarıyı Miyopi Olacak



Göz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Deniz Kılıç, göz kırma kusurlarının miyopi, hipermetropi ve astigmatizm olarak sınıflandırıldığını belirtti.

2050’de Dünya Nüfusunun Yarıyı Miyopi Olacak

Bu üç göz problemi, hastaların genellikle görme bulanıklığı ve çatallı görme şikayetleriyle başvurmasına yol açmaktadır. Doç. Dr. Kılıç, bu rahatsızlıkların günümüzde arttığını ve bunun genetik faktörler ile dijital ekran başında uzun süre vakit geçiren kişilerde sıkça görüldüğünü ifade etti. Ayrıca, kapalı ofis ortamlarının da miyopinin artmasına neden olduğuna dikkat çekti. 2050 yılına kadar dünya nüfusunun yarısının miyopi olacağı tahmin edilmektedir.

SMILE Lazer Tedavisi ile Konforlu Bir Süreç

Son yıllarda gelişen teknoloji ile kornea lazer yöntemlerinde önemli evrimler yaşandığını belirten Doç. Dr. Kılıç, SMILE yönteminin bu yeniliklerden biri olduğunu vurguladı. Robotik cerrahi platformlarda uygulanan SMILE yöntemi sayesinde, hastaların ameliyat süreci daha konforlu hale gelmiş ve işlem süresi kısalmıştır. Bu tedaviyle hastalar, ertesi gün normal hayatlarına devam edebilmekte, görme iyileşmesi de oldukça hızlı olmaktadır.

Lazer Tedavisinin Şartları ve Uygunluk Testleri

Lazer tedavisi için hastaların öncelikle göz kuruluğu testi, kornea ve retina muayenesi yapılmakta, ayrıca sistemik hastalıklar sorgulanmaktadır. Cerrahi tedaviye uygunluk için hastanın 18 yaşın üzerinde olması, son bir yıl içinde göz numarasının değişmemiş olması ve korneanın uygun yapıda olması gerekmektedir. Doç. Dr. Kılıç, lazer tedavisinin güvenli ve etkin bir şekilde uygulanabilmesi için bu testlerin önemli olduğunu belirtti.

SMILE Yöntemi ile Hızlı İyileşme ve Güvenlik

SMILE yönteminin, önceki jenerasyonlara göre iyileşme süresinin çok daha hızlı olduğunu ifade eden Doç. Dr. Kılıç, hastaların ameliyattan bir gün sonra spor yapabileceğini, yüzme ve boks gibi aktiviteleri rahatça gerçekleştirebileceğini söyledi. Bu yöntem, göze darbeye açık görevlerde çalışan kişiler için de oldukça güvenlidir. Yalnızca 2 milimetrelik bir kornea kesisi yapılarak görme kalitesini artıracak küçük bir parça çıkarılmaktadır.

Göz Kuruluğu Riski ve SMILE Yönteminin Avantajları

SMILE lazer tedavisinin göz kuruluğu riskini oldukça düşürdüğünü belirten Doç. Dr. Kılıç, ilk jenerasyon yöntemlerdeki iyileşme problemlerinin SMILE yöntemi ile ortadan kalktığını söyledi. Bu tedaviyle korneanın üst tabakasına herhangi bir işlem yapılmadığı için iyileşme sürecinde sorun yaşanmaz.

Uzman Görüşü ve Testler Önemli

Doç. Dr. Kılıç, görme kusurlarını kalıcı olarak düzeltmek isteyen hastaların öncelikle uzman bir göz doktoruna başvurmalarını ve gerekli testleri yaptırmalarını önerdi. SMILE yönteminin, özellikle yakın dövüş sporlarıyla ilgilenenler ve gözlerine darbe alma riski olan kişiler için güvenli bir seçenek olduğunu belirtti. Ayrıca, hastaların korneal topografi haritalarının titizlikle incelenmesini ve hangi tedavi yönteminin kendilerine uygun olduğunu öğrenmelerini tavsiye etti.

Yeni Platform ile Konforlu ve Hızlı Tedavi

Doç. Dr. Kılıç, tedavi sırasında kullanılan yeni platform sayesinde lazer işlem süresinin 10 saniyeye kadar kısaldığını ve kapalı alan korkusu olan hastalar için daha konforlu bir sedye tasarımı oluşturulduğunu belirtti. Bu yeni teknoloji ile iris tanımlama ve astigmatizmanın düzeltilebilmesi sağlanmıştır. Tedavi sonrası hastalar, ertesi gün gündelik hayatlarına rahatça dönebilmekte, spor, yüzme, banyo ve makyaj gibi aktivitelerini rahatlıkla gerçekleştirebilmektedirler.

Sonuç olarak, SMILE lazer tedavisi, modern teknoloji sayesinde göz kırma kusurlarını kalıcı ve hızlı bir şekilde düzeltme imkanı sunmaktadır. Göz sağlığı konusunda uzman bir görüş alarak, kişiye özel tedavi yöntemleri ile en iyi sonuçlar elde edilebilir.

DHA

Büyük Sivas Haber


YORUM YAP