Merhaba bu hafta sizlere Z kuşağı içinde yer almayı anlatacağım.
Fatmanur Akkişi’den “Z Kuşağında Var Olmak” Adlı Köşe Yazısı
20 yaşında genç bir kadın olarak yaşamın başındayken sizlere anlatabileceğim muazzam tecrübelerim olmasa da bu kuşağın içinden paylaşmak istediğim gerçekler var.
Kuşağın” bozuk olduğu”, “yoldan çıktığı” “sonun hayra gitmediği” gibi söylemlerin üzücülüğü ile başlamak istiyorum. Biz bozuk insanlar değiliz veya yoldan çıkmıyoruz ya da çıkıyoruz ama bu yol denilen soyutluk nereden geldi? Kim başlattı ? Kim devraldı?
Yanlışsa doğrusu neydi neden öğretilmedi? Bir yerde okumuştum “Birisi gelip işaret parmağıyla yanlış olanı gösteriyor sana ve bunu asla yapmaman gerektiğini söylüyor ama katiyen doğruyu gösterip yapman gerekeni öğretmiyorlar. Sonra sende büyüyüp böyle yapmaması gerektiğini bilen ama ne yapması gerektiği hakkında en ufak bir fikri bile olmayan vasıfsız bir insan oluyorsun” sorun da tam bu aslında. Biz yanlışsak doğrusu ne? Neden öğretilmek yerine daimi yeriliyor?
Evet doğru hareketli bir yapıdayız ışıltıdan rahatlıktan yanayız, siz söylemeyin biz görelimciyiz, ee ama fena bir şey mi bu? Bunun için atasözümüz bile yok mu? “Bir musibet bin nasiyattan iyidir” birazda yaşayıp öğrenelim. En doğru biçim bu değil midir zaten insanlık için?
Takılı kalınmış bir saça bir kaşa bir etek boyuna. Neden hep tekdüzelik? Niye insanlar istediğini yapabilmek istedi diye eleştirmek?
Farklılığa yeniliğe açık olunmadığından göze battığını düşünüyorum bu kuşağın. Biraz da sabır sükunet eksikliğinin de olduğu yadsınılmaz bir gerçek. Bu ötekileştirilme ise yalnızlığa, yalnızlık öfkeye sürüklüyor. Emniyet kemersiz yaşanan bir kaza gibi, taksan şansın var ama takmayıp yinede en az zararı beklemek bu.
Bu dönemde cinsiyet ayrımı olmadan gelecek yarışı içindeyiz, daima kendimizi geliştirmek yenilemek zorundayız işsizlik sıkıntısından bahsetmem zaten hayli ironik olur galiba. Okul okusak işsiziz okumasak işsiziz, gelecek merakının yarattığı kaygı üzerine bu itilmişlik hayli ruh sağlığını etkilemekte ve umutsuzluğa sürüklemekte..
Bu yüzden diğer nesillere, genç nesilden bir ses,kalem olarak duyurmayı kendime vazife görmekteyim. Lütfen bunu da küstahlık olarak almayın. Sevin, ilgilenin, görün. Çünkü ne ekiyorsanız ileride de bunu biçerek size geri döneceğini unutmayın.
“İnsan kalbinde ne taşırsa dünyayı da öyle görür” İnsan neyle beraberse o olur ona dönüşür kalbinizde çiçekler açın öğretin gösterin yanlışları düzeltip doğruları kabullenin.
“Milletin bağrından temiz bir kuşak yetişiyor.” Gelecek biziz, umut yine biziz. Esenlikle kalın.
Büyük Sivas Haber