Berat Demirci’nin “Şehir Düşünce Merkezi” İsimli Köşe Yazısı;
“Şehir Düşünce Merkezi”
Eğitim ve kültür en önemli konu!” sözünü on yıllardır duydum. Sonra on yıllar geçti, “Eğitim ve kültür, en başarısız olduğumuz alanlar…” itirafını da en yetkili ağızlardan kerrat ile işittik. İtiraf edince ne oluyor? Bir şey olmuyor, bir on sene daha vade vermiş/kazanmış oluyoruz. Bu işler kadrolaşma amaçlı ve simsar zihniyetiyle deruhte edilirse, sonuç sadece küçük de olsa nemalanan bir avuç dalkavuğun kârı, halkın zararına işler. Çoğu ilde pahalı ve uzun vadede verim alınması mümkün olan eğitim ve kültür faaliyetleri, beytülmalden bir takım “kültür simsarı”na ulufe dağıtmanın ötesine geçmemiştir. Arsa emlak piyasası metre kare hesabıyla işlerken, selüloz sektörü “kelime sayısı” üzerinden yürütülmüştür.
Başta belediyeler olmak üzere, bazı devlet kurumları kültürle/insanla ilgilenmeli ve bu alanları manevi kültürün ve tarihin nostaljik malzeme olmasına mani olmalıdır. Bu konuda istisna bir örnek gördüm: Esenler Belediyesi. İşte bastığı kitaplardan bazıları: Kentleşme ve Sosyal Politikalar, Göç-Kentleşme ve Aidiyet Ekseninde Esenler´i Anlamak, Sürdürülebilir Bir Şehir İçin Kentsel Dönüşüm, Modernite Ve Mimari, Teori İle Pratik Arasında Mekân, Kamusal Alan Ve Toplum, Herkes İçin Dost Kentler, Kentsel Yaşam Ve Sürdürülebilirlik, Şehir Üzerine Düşünceler… Listeyi uzatabiliriz ve bunlar “Şehir Düşünce Merkezi”nin yayınları… Belediye başkanı da ekibi de tebriki hak etmiyor mu? Her kitapları ciddi konuları ele almış ve ciddi kalemlere yazdırılmış; emek mahsulü. Bazılarının ismi bile heyecan verici. Herkes İçin Dost Kentler meselâ. Belediyecilik uygulamalarını da sergileyen ve “Kenti ve kentleşmeyi” veri olarak ele alıp, samimiyetle yaşanabilir bir alan haline getirme çabası, belediyelerimizin kılı kırk yararak verecekleri tek mücadele ve icraat alanıdır. Bu bir tür: Kent içinde “şehir hayatı” inşa etmektir ve hayati önem taşımaktadır.
“Şehir Ve Düşünce” dergisini ise ayrıca paranteze almak gerekir. Vıcık vıcık nostaljiye gömülmeyen kadim şehirleri konu edinen yazılar ve “Kent” olgusunu “şehir hayatı” ile mezcetmeye çalışan bir yayın çizgisi dediğimizde, bu dergiyi umarım bir cümle ile özetlemiş olmam. Çünkü özetlenebilecek bir faaliyet değildir. Bazı belediyelerde, dört adet “profesyonel şehir sever” ile çıkarılan dergiler; Şehir Ve Düşünce dergisi yanında hurda kâğıt nispetindedir. Elbette, her şey insan kalitesi ve vizyon ile ilgilidir. Siyasetin ve iktidar gücünün kültür alanında müspet anlamda kullanılmasına Şehir Düşünce Merkezi faaliyetleri örnek sayılabilir. Diğer yanda ise mebzul miktarda kötü örnek vardır; bunların vizyonları değil, misyonları vardır. Misyonları da: Her alanda olduğu gibi kültür alanında da sayısı mahdut ve kendilerini pazarlamaktan başka bir derdi olmayanların oluşturduğu bir yönetim çarkına sahip olmaktır. Hadi oldunuz diyelim; yarınınız olacak mıdır? Belediye seçimlerinin yaklaştığı bir zamanda bunu bir ikaz da sayabilirsiniz.
Esenler Belediyesi´ni, hususen Şehir Düşünce Merkezini tebrik ediyorum. Gönderdiğiniz kitaplar ve dergiler için ayrıca teşekkürlerimi bildiririm. Bize düşen ise okumaktır. Neyi okumak? Kitabı, zamanı ve mekânı okumak; döne döne okumak.
Berat Demirci / Bizim Sivas