Cemil Duymaz’ın bu haftaki “Hizmet Yoksa Koltukta Yok Dedi Erdoğan / Otobüse Binmeyin Yürüyün Efendim!” başlıklı köşe yazısı şu şekilde;
Türkiye sistemini değiştirdi ve bu değişimin ilk ve en somut adımı Cumhurbaşkanının partili hale gelmesi oldu. Bakmayın ana muhalefet partisinin “tarafsız cumhurbaşkanı” söylemine. Bu ülkede tarafsız cumhurbaşkanı sadece bir masaldan ibaret. Tarafsızlık kılıfı altında kimler hangi oyunları oynadı bilmeyen yok. Neyse oyunlara kanmayı adet edinenler yollarında yürümeye devam etsin. Ülke çoktan kendi gerçeğine döndü. Ülke kendini daha ileri götürecek bir sisteme geçti ki bu öyle sıradan bir olay değil… Girdiğiniz her seçimden galip çıkacaksınız, e-muhtırayla size gözdağı verilecek geri vites yapmayacaksınız, sokakları karıştırmak isteyecekler duruşunuzdan taviz vermeyeceksiniz, hainler bir gece ansızın darbe yapmak isteyecek meydanlarda halkınızla omuz, omuza vererek darbeyi bertaraf edeceksiniz. Ekonominizi çökertmeye çalışacaklar ama siz atılımlar yaparak bu saldırıları boşa çıkarmaya çalışacaksınız ve bu kadar derdiniz varken ülke insanını “parlamenter sistemi çöpe atalım”a ikna edeceksiniz. Sınırlarımızda ki hareketliliği ve savaş ihtimalini söylemiyorum bile. Yani sizin anlayacağınız Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yaptığı ülke tarihinde yok!
Hizmet Yoksa Koltukta Yok Dedi Erdoğan
Pazar günkü kongreyi herkes izlemiştir. Recep Tayyip Erdoğan’sız bir partinin üyesi olarak siyasi yaşantısına devam edeceğini düşünenler mutlaka çok üzülmüştür kaptan tekrar dümene geçtiği için. Planların tamamen bozulduğu ve referandum sonuçları sonrası siyasi ikbalinin tehlikeye girdiğini görenler köşelerde gizlice ağlayıp, kalabalıkta zafer çığlıkları atıyordu kendilerinden beklenen riyakarlığın hakkını vererek. Göstermelik ve ertelenmiş hizmetlerle günü dolduranların bu riyakarlığını en çok Erdoğan fark ettiği için “değişim” ana sloganlardan biri oldu. Ve Cumhurbaşkanı yaptığı konuşmada teşkilatlar dahil olmak üzere büyük bir yenilenmenin olacağı sinyalini verdi. Çalışmayanın ne şehirlerde ne de ülkenin hizmetinde yer alamayacağını anlayamamış demek ki Ak Parti içindeki bazı güç seviciler. Ve Erdoğan’ı anlayamamış demek ki onunla yola çıkmış bazı isimler. Bundan sonra ki süreci çok iyi takip edin derim. Bazı belediye başkanları gibi bazı bakanlarda oyunun dışında kalacak. Hizmet eden yerinde kalırken, makamından dolayı kendisine hizmet edilmesini bekleyenler kızağa çekilip güç zehirlenmesin etkisinden kurtulmaları umulacak…Yıllarca Erdoğan ile çalışıp onu anlamamış olmak gerçekten garip!
YÜRÜYÜN RECA EDERİM
Şehir içi ulaşım ücretlerine zam yapılınca sosyal medyada veryansın başladı. Haliyle belediye başkanı Sami Aydın açıklama yaparak nedenlerini sıraladı ve hatta ücretlendirmenin öğrencilerin tek biletle Cumhuriyet Üniversitesi’ne ulaşacak olmalarından dolayı zam olarak algılanmasının yanlış olduğunu söyledi. Yani şehir merkezinde oturmayan bir öğrenci otobüse biniyor merkeze geliyor, yine otobüse binip üniversiteye gidiyor ve iki bilet parası ödüyordu, şimdi tek biletle üniversiteye gidecek. Merkezde oturan öğrenci kardeşlerimiz ve otobüse binmek zorunda kalan sevgili Sivas’lılar bu dolaylı indirimden faydalanmamış olacak haliyle. 3 yıldır toplu taşıma ücretlerine zam yapılmadığını söyledi sevgili başkan ve hatta katıldığı programda yıllık enflasyon rakamıyla bir örnek verdi. Her yıl fiyat güncellemesi enflasyona göre yapılsa ücretin yeni rakamın çok üzerinde olacağını belirterek yüreklerimize su serpti. Araç içi fiyata yapılan zammın nedeni ise belliydi; araç içinde para ödenmesine tamamen karşıyız ama dışarıdan gelen insanlar otobüste mağdur olmasın diye devam ediyoruz… Hadi şehrin insanları kent kart alsın ama dışarıdan Sivas’a gelen insanlar otobüse bindiği zaman 2.75 Tl’yi görünce şehrin pahalı olduğunu düşünmezler mi? Gerçi kazara şehirde gezseler ve alışveriş yapsalar Sivas’ın pahalı bir şehir olduğuna iyice emin olacaklar o ayrı. Yani yapılan zamma her halükarda uyulacak ve sosyal medyada imza kampanyası başlatan kardeşlerin hevesleri kursaklarında kalacak. Çünkü başkan komşu illerde ve bazı şehirlerde bilet fiyatlarının çok daha yüksek olduğunu söyledi ama nedense şehir ismi vermedi. İnsan haliyle bu kıyaslamanın somut örneklerini görmek istiyor ancak başkana bu rakamları tablo halinde verecek kimse olmadığı için sevgili başkanımızda şehir ismi vermeden konuyu geçiştirmek zorunda kalıyor. Kim bilir belki de şehir ismi verip o illeri mahcup etmek istemedi.
Sivas’ın gelişimi için onlarca proje hayata geçecekken, insanların çokta yüksek olmayan bu zam oranına takılmasına takılıp kalmamak lazım. Ayrıca zaten şehir avuç içi kadar, havalarda güzelleşiyor. Binmeyin otobüse, evden merkeze, merkezden evinize yürüyerek gidin. Yani sağlıklı yaşam için Mevlana’dan Paşa Fabrikası’na yürüyerek giden insanlarımız oldukça fazlayken, sizde sağlıklı yaşamı seçin ve yürüyün.Hele birde asgari ücretle çalışıyorsanız ki bu sayı memleketimizde oldukça fazla, en karlısı yürümek. Hatta bana kalırsa bisiklete binmek.Zaten belediyemiz “obeziteyle savaş” için Sağlık Bakanlığı’ndan aldığı 960 bisikleti Sağlık İl Müdürlüğü’ne teslim etti ve yanılmıyorsam o bisikletler halka teslim edildi. Yani anlayacağınız herşey halkın faydasınayken algı oyunu yapanlar bu huyundan rica ederim vazgeçsin! Ama heyhat neylersin, sosyal medya icat oldu, mertlik bozuldu mirim!