“Ah Keşke Diyorsun”
Özlem dolu sözlerinde diyorsun ki;
O şirin gülümsemesi, hiç bitmeseydi,
Yumuk elleriyle, sadece parmağımı tutsaydı,
Reddettiği, tabağındaki üçüncü köfte olsaydı,
Sesi, hikâye kitabını bulamadığında yükselseydi,
Topunu arıyorken telaşlansaydı,
Okula, nezle olduğunda gitmeseydi,
Arkadaşına, oyuncak telefonunu vermedi diye, küsseydi,
Kardeşim benimle oynamıyor diye şikâyet etseydi,
Çekmecelerin içindekileri dağıtsaydı,
Harçlığı bitti diye üzülseydi,
Sadece, düştüğü zaman canı yansaydı,
Oyuncak robotum bozuldu, diye ağlasaydı,
Eliyle, boya kalemlerini tutsaydı,
Üç tekerlekli bisikletini kıskansaydı,
İçtiği, biberonundaki süt olsaydı,
Erken yatmamak için, mızmızlansaydı,
Derdin ve derdi, sadece bunlar olsaydı ve O,
Keşke hiç büyümeseydi…
Gözünü bile kırpmadan canını verebileceğin yavrun artık büyümüşte;
Gülen gözleri solmuş,
Yumuk elleri yabancı ellerde,
Reddettiği, öğütlerin,
Sesi, sana hep yüksek,
Telaşı, cüzdanında parası azaldığında,
Okulu, arkadaşları ile takılmak için kırıyor,
Arkadaşına, kopya vermedi diye küsmüş,
Kardeşinden yasaklı sırrını saklamadı diye şikâyetçi,
Saçını, başını dağıtmış,
Geçen yıl aldığın telefonunu yenilemiyorsun üzgün,
Sevgilisi terk etmiş diye ağlıyor,
Elleriyle sigarasını tutuyor,
Bira içiyor,
Bilgisayarın başından kalmamak için mızmızlanıyor…
Sana da birileri çocuklar büyüdükçe dertleri de büyür demişti de pek sallamamıştın…
Birde;
Daha dur dahası da olacak diyorlar demi…
Sema Biçer / Memleket