Bünyamin Aydın’ın “Korkulu Rüya” isimli köşe yazısı;
“Korkulu Rüya”
Baş ağrısı nedeniyle yılda 10 milyondan fazla insan doktora veya acil servise başvurmaktadır. Baş ağrısı yapabilen 300’den fazla hastalık bulunmaktadır. Bunların %10’u enfeksiyon,tümör gibi ciddi nedenlere dayanabilen sorunlarken %90’ı migren,gerilim tipi ya da küme tipi olarak gruplandırılan ağrılardır.
Migren
Migren, genellikle başın tek tarafında ya da her iki tarafında hissedilen, mide bulantısı, kusma, ışık ve sese karşı aşırı hassasiyete neden olan, ataklarla seyreden bir sağlık sorunudur. Migren kelimesi köken olarak Fransızca ‘migraine-yarım baş ağrısı’ kelimesinden Türkçe’ye geçmiştir. Dünya Sağlık Örgütü tarafından günlük hayatı en fazla etkileyen hastalıkların başında geldiği düşünülmektedir. Migrenin, okul ve iş performansında düşme, aile ve sosyal ilişkilerde olumsuzluk yaratma gibi etkileri de en az yaşanan ağrı kadar önemlidir. Hastalık kadınlarda erkeklerden 3 kat fazla görülmektedir.
Hastayı en çok rahatsız eden semptomun ağrı olması nedeniyle genel olarak diğer semptomlar göz ardı edilmektedir. Fakat migren atağı öncesi saatler ya da günler öncesinde ortaya çıkabilen halsizlik, yorgunluk, kabızlık, boyun tutulması, psikolojik bitkinlik gibi semptomlar da hastayı oldukça rahatsız etmektedir. Migren tedavisinde kullanılacak ilaçlar mutlaka uzman hekim tavsiyesi ile alınmalı, bilinçsiz ilaç kullanımından sakınılmalıdır.
Migren tedavisinde bir çok tedavi yöntemi uygulanmakla birlikte en etkili yöntem kişiye özel bir tedavi planı belirlemektir. Hastadan mutlaka ayrıntılı bir hikaye alınmalı, tetikleyen unsurlar not edilmeli, baş ve boyun bölgesi ayrıntılı olarak muayene edilmeli, özellikle boyun bölgesi kasları, tetik nokta, kulunç sorunları değerlendirilmelidir. Bunun yanı sıra hastanın yaşam tarzı mutlaka ayrıntılı olarak sorgulanmalı, hastanın beslenme biçimi, uyku düzeni, stres düzeyi, yaşamına ne kadar hareket kattığı göz önüne alınmalıdır. Unutulmamalıdır ki tüm bunlar göz önüne alınmadan, hastanın yaşam tarzı modifiye edilmeden uygulanacak her türlü tedavi yöntemi eksik kalcaktır.Migren tedavisinde uygun ilaç kullanımı, akupunktur, botoks, radyofrekans, nöral terapi ve daha birçok tedavi yöntemi kullanılmakla birlikte esas olarak sorunun kökenine yönelik kompleks bir tedavi yöntemi uygulanmalıdır.
Ne Tür Egzersizler Tercih Edilmelidir?
Migren ataklarının dönemine göre bir düzenleme yapılarak, ağrılı dönemlerde genel olarak hastayı çok fazla yormayacak; yürüyüş, yüzme, bisiklet sürme, dans gibi aerobik egzersizler tercih edilirken,hastanın daha rahat olduğu dönemlerde; tempolu yürüyüş ya da koşma, dirençli egzersiz ve ağırlık çalışmaları gibi egzersizler tercih edilmelidir.
Migren Tedavisinde Hangi Fizik Tedavi Yöntemleri Uygulanmaktadır?
Özelllikle baş boyun bölgesinde ağrı-spazm-ağrı döngüsünü kırmaya yönelik; manuel terapi uygulamaları, daralmış intervertebral aralığı genişletmeye yönelik olarak; mobilzasyon,manipulasyon uygulamaları, kapı kontrol mekanizmasına göre ağrı hafızasını kıran ve serotonin,endorfin salınımını artıran elektrofiziksel ajanlardan; TENS uygulamaları bu hastalara güvenle uygulanmakta ve çok olumlu sonuçlar vermektedir.