DOLAR 32,9626 % 0.21
EURO 35,4100 % 0.17
STERLIN 41,9780 % 0.09
FRANG 36,8182 % 0.16
ALTIN 2.455,77 % 0,16
BITCOIN 61.878,01 3.572

Nesrin Öztürk Salgar “Beni Al Onu Alma Ya Da Onu Al Bunu Alma”

Yayınlanma Tarihi : Google News
Nesrin Öztürk Salgar “Beni Al Onu Alma Ya Da Onu Al Bunu Alma”

Tüketim yıllar yıllar önce sadece ihtiyaçları karşılamak için yapılırdı. Şimdilerde daha doğrusu kapitalizm adı verilen sistemle ihtiyaç harici her türlü gereksinim tüketilmeye başlandı.  Bizler tükettikçe kapitalizm beslendi büyüdü.

Nesrin Öztürk Salgar “Beni Al Onu Alma Ya Da Onu Al Bunu Alma”

Tabii ki Karl Marx’ a kadar konuyu uzatmayacağım ama şunu da söylemeden edemeyeceğim. 1901 yılından bu yana sönmeyen yanan bir ampul var belki bilmeyenler vardır.  Kaçmayan çoraplar vardı ama şimdi çoraplar kaçmazsa ortada hiç bir sorun yok iken telefonlar aniden bozulmazsa tüketim nasıl gerçekleşecek değil mi?

Bunlar bir kenara bırakıp daha günümüze uygun bir konuyu ele alacağım.

Teknoloji Gelişti Gelişen Teknoloji Kapitalizm İle Birleşince Ne Oldu?

Kapitalizm kendine yeni sahalar buldu, şenlendi, yayıldı, nihayetinde hedeflerini tek tek gerçekleştirdi. Şirketler dijital alana yöneldi, markalar dijital alana yöneldi, iş yapma biçimleri, pazarlama şekilleri değişti.

Dijital kapitalizm adı verilen yeni sistemde bireylerin/kullanıcıların (yani bizlerin) tüketim davranışı değişti.

Sosyal medya ile bizi tüketime sevk eden hem de bunu sevdirerek yaptıran influencer’lar ortaya çıktı.

Kapitalizm Influencerlar ile yeni bir tüketim sekli kazandı. Bir yerde influencerlar bilgi akışını kolaylaştırsa da bizleri ihtiyaç dışı ürünleri almaya sevk etmiş ve üzerimizde güçlü etkiler yaratmıştır.

Gücünü tüketimden alan sosyal medya ağlarından TikTok, Instagram, Twitter gibi mecralarda aşırı tüketimi eleştiren tasarrufu öneren influencerların etkisini azaltmayı amaçlayan bir çok video mevcut. Tüketimin karşıtı olan bu anti tüketim videolarında bireyleri/kullanıcıları ürünlerin hiçte abartıldığı kadar iyi olmadığı işe yaramadığı konusunda ikna etmeye çalışan içerikler mevcut. Bu içerikler bireylere/kullanıcılara farkındalık yaratmaya çalışıp şunu söylüyor; tükettiğiniz şeylerle ilgili bilinçli olun…

Özellikle TikTok’ta çekilen videolarda ‘Bu Ürün Alınır’, ‘ Bu Alınmaz’,  ‘Bunları Almayın’,  ‘Paranızı Boşa Harcamayın’ gibi başlık ve söylemlerle takipçi sayısı çok daha az olan anti tüketim içerikleri üretilmekte.

Peki Gerçek Böyle Mi? Tüketim Kapitalizmin Dışında Olduklarını İddia Eden Bu Videolar Nasıl Ortaya Çıktı ve Bize Gerçekte Ne Anlatıyor Dersiniz?

Sosyal medya da hemen hemen herkesin influencer olduğu görülmektedir. Böyle olunca ne oldu aşırı doygunluk sonucu güven sarılması yaşandı. Arkasından lüks tatil mekanlarına giden bu influencerların tatil paylaşımlarının atında ücret ödemedikleri anlaşma sağladıkları, ünlü markalarla işbirliği yapmaları, bireyleri/kullanıcıları güven sorgulamasına iteledi.

2021 yılında tüm dünyayı etkisine alan Corona virüs salgını sırasında yaşanan finansal gerileme ile sosyal medyada bol bol muadil reklamları yapılmaya başlandı. İnfluencerlar yüksek düzeyde marka tanıtımı yapmaya başlayınca kullanıcılarla/ tüketicilerle arasına mesafe koymuş oldu.  Bu kadar gelişme neticesinde anti tüketim adı altında bir akım başladı.

Bu akım tüketiciyi satın almaktan caydırma amacı taşımakta ve tüketiciyi satın almaktan uzaklaştırırken ‘bu ürünü aldım, kullandım  memnun olmadım’, ‘paranızı harcamayın’ derken aslında aynı markanın ya da başka başka markaların reklamını yapmakta ve ‘bu ürün daha iyi’, ‘onu alma’ deyip ‘yerine bunu al’ söylemi ile başka ürün koymaktadır.

Anti tüketim yapıldığı iddia edilen bu içeriklerde ayni zamanda kapitalist sistemin yine bir parçası durumundadır. Bunlarda bir pazarlama taktiğimi sorusu akıllara geliyor. Markalar tarafından mı yapılıyor sorusu akıllara geliyor ama şunu biliyoruz ki artık tüketicinin hangi ürünü sevdiğini gelecekte hangi ürünü satın alacağını belirleyen sistemin var olacağı ileri sürülmektedir. Dijital kapitalizmde gelinen noktada tüketicilerin davranışlarını algılayabilmek üzere küresel markalar nöro pazarlama tekniklerini kullanmaktadır.

Kapitalizmde beynimize kadar hükmeden bir sistem var desek çok mu abartmış olurum. Tabii ki bu çok daha uzun ve derin bir konu… Merak edenler olursa nöro pazarlama nedir diye Doç. Dr. Erdem Geçit’in  bilimsel yayınlarına göz atmalarını tavsiye ederim ….

Büyük Sivas Haber


YORUM YAP