Futbol dünyasının ünlü isimlerini, yüksek gelir vadeden hayali fon yaratarak dolandıran eski Denizbank Şube Müdürü Seçil Erzan’ın yargılandığı dava Türkiye gündemindeki yerini koruyor. Erzan’ın 226 yıla kadar hapsinin istendiği “Yüksek karlı gizli fon” davasında 13 müşteki, “bankacılık zimmeti” suçundan verilen takipsizlik kararına itiraz etti. Bu talep üzerine soruşturma savcılığı, takipsizlik kararını ve 12 klasörden oluşan dosyayı İstanbul Sulh Ceza Hakimliğine gönderdi.
Seçil Erzan davasında son durum! Takipsizlik kararına itiraz!
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede Seçil Erzan’ın da aralarında bulunduğu 11 şüpheli hakkında “bankacılık zimmeti” suçundan Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun (BDDK) “yazılı başvuruda bulunulmasına yer olmadığı” yönündeki hükmüne istinaden verildiği belirtilen takipsizlik kararına itiraz edildi.
Müştekiler Burhan Taşpolat, Bülent Çeviker, Emrah Çolak, Emre Belözoğlu, Emre Çolak, Evrim Pınar Güzel, Musa Mert Çetin, Nestor Fernando Muslera, Selçuk İnan, Uğur Gözaçan, Volkan Bahçekapılı, İbrahim Kocabaldır ve İsmail İbrahim Çağlar’ın avukatları, İstanbul Sulh Ceza Hakimliğine başvurarak, takipsizlik kararının kaldırılmasını istedi.
Bu talep üzerine soruşturma savcılığı, takipsizlik kararını ve 12 klasörden oluşan dosyayı İstanbul Sulh Ceza Hakimliğine gönderdi.
Öte yandan, müştekiler Uğur Gözaçan ve Nurettin Gözaçan, avukatları aracılığıyla şüpheliler hakkında ilgili kanun gereği “bankacılık zimmeti” davası açılabilmesi için soruşturma izni vermeyen BDDK’nin kararının yürütmesinin durdurulması ve iptal edilmesi talebiyle İstanbul 9. İdare Mahkemesine dava açtı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, sanık Seçil Erzan’ın bir bankanın Levent’teki şubesinde müdür olarak çalıştığı ve müşteki Bülent Çeviker’den kişisel güven ilişkisine dayalı 2 milyon dolar alarak yüksek kar vaadiyle yeniden kendisine iade edeceğini bildirdiği kaydediliyor.
İddianamede, müşteki Bülent Çeviker’e para karşılığında yazılı evrak verildiği ancak daha sonra Çeviker’in Erzan’a ulaşmaya çalışsa da ulaşamadığı, durumu bankaya bildirdiği, banka tarafından araştırma yapıldığı, Erzan hakkında suç duyurusunda bulunduğu ifade ediliyor.
Sanık Erzan’ın bu yöntemle futbolcular, iş insanları ve çeşitli meslek gruplarından müştekilere, yüksek kar getirisi olan güvenilir bir fon bulunduğunu ve yine kamuoyunda tanınan Fatih Terim, Hakan Ateş gibi isimlerin bu fona dahil olduğunu söyleyerek, müştekileri bu fona para yatırmaya ikna ettiği anlatılan iddianamede, gerçekte ise böyle bir fonun hiç olmadığının tespit edildiği belirtiliyor.
Sanık Erzan’ın “özel belgede sahtecilik” ve “tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında, kooperatif yöneticilerinin kooperatifin faaliyeti kapsamında nitelikli dolandırıcılık” suçlarından 69 yıldan 226 yıla kadar hapsi istenen iddianamede, sanıklar Ali Yörük, Kerem Can, Hüseyin Eligül, Nazlı Can, Atilla Yörük ve Asiye Öztürk’ün ise aynı suçlardan 3 yıl ile 65 yıl arasında değişen oranlarda hapisle cezalandırılmaları talep ediliyor.
Zorla getirilme kararı
Semih Kaya’da savcılığa müşteki olarak ifade verdi. Ancak açılan davada Semih Kaya’ya ve menajeri Fırat Özdemir’e iddianamede müşteki olarak yer verilmedi. İki isim davanın yapılan ilk duruşması sonrasında tanık olarak mahkemeye çağırıldı. Davanın tutuklu dosya olmasını gerekçe gösteren mahkeme Semih Kaya ve Fırat Özdemir’in de aralarında olduğu 12 isim hakkında zorla getirilme kararı verdi.
İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesinin iddianameyi kabul etmesi üzerine 4’ü tutuklu 7 sanık 20 Kasım’da hakim karşısına çıkmıştı. Mahkeme heyeti, tutuklu 2 sanığın tahliyesine karar vererek, duruşmayı 12 Ocak 2024’e ertelemişti.
“Semih Kaya’dan yakamı kurtaramadım”
Seçil Erzan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nda soruşturmayı yürüten savcıya iki kez ifade vermişti. İlk ifadesinde bazı isimleri söylemeye çekinen ve ‘korktuğunu’ söyleyen Erzan, ikinci ifadesinde ise bu isimlerden bazılarını savcıya söyledi.
O isimlerden biri de eski futbolcu Semih Kaya ve menajeri Fırat Özdemir oldu. Erzan ifadesinde Semih Kaya’dan da fon getirisi adı altında para aldığını ancak kendisine parasını ödediğini söyledi. Erzan ifadesinde, “Aldığımı kendisine geri ödememe rağmen Semih Kaya’dan yakamı kurtaramadım. Bana bu parayı vermek zorundasın dedi. Senden bu parayı ne olursa olsun alacağım dedi. Semih Kaya’ya verdiğim parayı Emre Belözoğlu ve Arda Turan’dan aldım” dedi.
“Seni burada yaşatmayız”
Ancak Semih Kaya ve Fırat Özdemir’in kendisini tehdit ettiğini anlatan Erzan, “Şöyle ki Semih Kaya ve Fırat Özdemir bana sürekli, ‘senin sonun iyi değil, neden kaçmıyorsun? Rezil olursun. Sen kötü kalplisin. Hakan Ateş’e çıkarız. Seni işten attırırım. Annen bu saatten sonra yaşamaz. Seni Türkiye’de yaşatmazlar. Benim çok tanıdığım var. MİT başkanını tanıyorum. Türkiye’de herkesi tanıyorum’ diyerek sürekli beni tehdit ettiler. Hatta Şubat ve Mart aylarında Göktürk’teki evime gelerek, ‘Sen burada yaşayamazsın, biz her şeyi yaparız. Seni yaşatmayız’ dediler” dedi.
İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesinin iddianameyi kabul etmesi üzerine 4’ü tutuklu 7 sanık 20 Kasım’da hakim karşısına çıkmıştı. Mahkeme heyeti, tutuklu 2 sanığın tahliyesine karar vererek, duruşmayı 12 Ocak 2024’e ertelemişti. (Haber Merkezi)