AK Parti Sivas Merkez ilçe Başkanıyken istifa vererek bugün sivil vatandaş olarak güne uyanan Tarık Eminoğlu‘nun son bir kaç aydır yaşadığı süreç sonrası nasıl bir halde olduğu şuan bilinmese de, bu zaman aralığında yaşanan süreçte Eminoğlu’nun, İl Başkanı Hakan Aksu’nun ve Genel Merkez’in kendi namına çıkardığı dersler olmalı…
Eder mi Etmez mi Alınır mı Alınmaz mı Derken Bitti! Peki Şimdi Ne Olacak?
Şu soruların cevabı muhataplarında olsa da herkes tarafından aranıyor…
Yeteri kadar küskün yok mu?
Yeni partilerin kurulma aşamasında olunduğu bu dönemde, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “eski AK Partili yoktur” ifadesi de akıllarda henüz tazeliğini korurken Merkez ilçe Başkanı, yönetim kurulu üyeleri, yedek yönetim kurulu üyeleri, mahalle başkanları ve diğer gönüllüler, somut gerekçeler ortaya konulmadan alınan istifayı nasıl karşıladı?
Partiden ayrılmış, istifa etmiş, hatta başka partilerden aday dahi olmuş isimlere gidin, gönüllerini kazanın denilen bir dönemde, mevcutta görevde olan ve ortada büyük başarısızlık olarak görülen bir durum yokken ve Merkez Belediye Başkanlığı kazanılmışken, Sivas Merkez ilçe Başkanlığına bu yapılana toplum yanlış diyor.
Bu yapılanın neticesinde de bir çok ismin açıktan olmasa da artık gönülden AK Partiye küseceği tahmin ediliyor.
Görülen lüzum nedir?
İstifa dilekçelerinin vazgeçilmez ifadesi olan “görülen lüzum” genellikle somut bir gerekçesi olmayan, yada ayıplanacak durumlar nedeniyle yani bu durum yazılı olarak belirtilemediğin de kullanılır. Eminoğlu ve yöneticilerle ilgili bilinen bir “hırsızlık“, bir “arsızlık” durumu ortada yokken dilekçeye yazılan bu “görülen lüzum” nedir bu sorunun cevabı merak ediliyor. Görevden ayrılmamak istediği yaşanılan süreçte görülem Eminoğlu’nun yada bu şekilde yazdıran kişilerin bu sorunun cevabını vermesi bekleniyor.
İstifa 31 Ekim işlem neden bugün?
Merkez ilçe Eski Başkanı Tarık Eminoğlu’na geçtiğimiz haftalarda “istifa ettiğiniz söyleniyor hemde İl Başkan yardımcıları tarafından söyleniyor, böyle bir durum var mı?” diye sorulduğunda Eminoğlu’nun “hayır” cevabını vermesi ne kadar yanlış ise, Eminoğlu’nun 31 Ekim’de istifasını alan Genel Merkez’in, “kongreye kadar gidebilir, yeniden aday olmayacak” şeklinde Eminoğlu’na ve bazı isimlere telkinlerde bulunması ama bu süreci tamamlamadan 10 gün içinde bu kararından cayması da bir o kadar yanlış olarak yorumlanıyor. Tabi biri diğerini kandırmıyor ise..
Hani kongreye kadar devamdı?
Eminoğlu’nun, 31 Ekim tarihinde istifa ettiği halde, bu durumu en yakınlarından dahi gizleyerek kimseyle paylaşmaması siyasi bir infialin önüne geçme düşüncesi olarak belki yorumlanabilir ama dilekçeyi Genel Merkeze teslim ettikten sonra kongreye kadar devamın garantisini neye göre aldığı merak ediliyor. Birlikte çalıştığı yönetim kurulu üyelerinin dahi bilmediği istifa olayının bu şekilde ortaya çıkması da hoş karşılanmıyor. Yöneticilerin bu olaylar nedeniyle Başkan ve Genel Merkeze bakışı ise merak ediliyor.
Aynı şey başınıza gelse naparsınız?
31 Ekim’de eski Başkan Tarık Eminoğlu’nun Genel Merkeze çağırılarak istifasının alınması sonrası, Genel Merkez ile çeşitli kişilerin yaptığı görüşme ve telkinlerinde etkisi ile kongrede aday olmamak koşuluyla istifasını yürürlüğe koymadığı yaşanılan gelişmelerden anlaşılıyor.
Peki şimdi soru şu…
Koskoca AK Parti’de ki bu kafa karışıklığının nedeni nedir?
Genel Merkez verdiği kararları sürekli neden değiştirmektedir?
Siyaseten oturduğu koltuktan er yada geç kalkmayan var mıdır?
Güzel güzel oturduğu koltuktan bu şekilde kim kalkmak ister?
Kime kalmış ki size kalacaktır?
sorular çoğaltılabilir…
Yarın İl Kongresi öncesinde Genel Merkezden gelecek olan bir telefon ile Ankara’ya çağırılmayacağınızın garantisi var mıdır?
Yada…
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Milletvekili Yeneroğlu’na istifanı ver dediği gibi bu işin karar vericisi durumunda olan kişilere böyle bir şeyin söylenmeyeceğinin garantisi var mıdır?
NOT: ERDOĞAN’IN YAŞADIĞI VE AK PARTİ’NİN İÇİNDE BULUNDUĞU DURUMLARA ÜZÜLEN BİRİ OLARAK BU YAZI KALEME ALINMIŞ BÜYÜK SİVAS’TA YAYINLANMASI TALEP EDİLMİŞTİR….
Büyük Sivas Haber
